Çanakkale madde ile mananın, Hilal ile salipin çarpıştığı, süngünün gururu önünde çeliğin gururunun diz çöküp kırıldığı yerdir. Çanakkale nice Tuvana yiğitlerin vatanı, ırzı ve namusu için toprağa düştüğü, "Hasta Adam" olarak nitelendirilen bir milletin "Allah Allah" deyip doğrulduğu yerdir. Çanakkale, Nusret mayın gemisinin süvarisi Nazmi Kaptan'ın, şehadet şerbetini içen Hakkı Kaptan'ın, 270 kg'lık mermileri sırtında taşıyan Edremit'in Çamlık köyünden Mehmet oğlu Seyit'in, Rumeli Mecidiyesi'nde takımı ile şehit düşen Yahya Çavuş'un ve daha nicelerinin destanıdır. Çanakkale, Türk milletinin gönlüne "Anafartalar Kahramanı" olarak taht kuran; ölüme meydan okuyan, kazandığı zafer ile Türk milletinin, Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerini atan Mustafa Kemal'in "Yedi Düvel"e ders verdiği yerdir. Çanakkale canlarını ve kanlarını hiç çekinmeden sebil gibi kaıtan kefensiz kahramanlara devletinden önce türbesini yapan, bu muhteşem türbeye türbedar olarak da "Yedi Kandilli Süreyya"yı uzatarak nurlandıran vatanımızın gülü, "İstiklal"imizin bülbülü, Mehmet Akif'in zirveleştiği yerdir.
Sadece tek bir gün koskoca bir asra nasıl bedel olabilir?
Bir asırda 36.500 gün bulunmaktadır. Peki, 1 gün = 36.500 gün (1 asır) demek de ne oluyor? Matematik kurallarını alt üst eden böylesi bir kurguyu
Cengiz Aytmatov yazıyorsa bu elbette mümkün. Matematik Bilimi’nin yapamadığını sihirli bir dokunuşla ‘’Edebiyat’’ yapar. Edebiyat, tam da bu noktada
Bu ihanet duygusunun arka planında ne olduğunu anlamak önemlidir. Gandi'nin Hindistan'a dönüşünden ve Savaş'tan sekiz sene önce Henry Nevinson, 1908'de Hindistanlıların İngiliz idaresinden neden memnun olmadıklarını ortaya koymuştu: "Hindistan'daki huzursuzluk Bengal'i ayırma planına karşı Hindistanlıların
Bilim gerçek bir üretim alanıdır. Hem de öyle ruh, yaratılış, içsellik, maneviyat gibi lafügüzaf süslü sözlerle, kolaya kaçılmış, oturduğun yerden akıl yordamıyla, sadece duyumu hoş, cezbedici söylemlerle oluşturulmuş, duygu odaklı sanal bir üretim değildir.
Bilim hayal satmaz. Sadece ve sadece gerçeği, olanı biteni büyük bir çabayla, akılla,
***
Kazançlarla yitiklere gelince de, kişilerin sadece rulette değil her yerde bir nedeni vardır; Kazanmak ya da başkasından bir şey almak.
Kazanç ve çıkarın kendisi de iğrenç midir? Bu da başka sorun
_İnsan, Meleklerin Cevherindendir.
_Nurlu bir cevher, melek gibi marifet-i ilahi ile süslü olunca, elbette meleklerin arkadaşı olur.
_İnsanlar görünüşte insana benzeseler de hakikatte halleri başkadır. Kıyamet gününde manalar görünecektir.
_İnsanın içindeki ahlakın tamamı 4 kısımdır. Hayvan, canavar, şeytan ve melek ahlakları.
_Allah’tan başka
Hayatın zirvesini imgeleyen ve ondan sonra yaşamın daha ötesine yükselemeyeceği bir esriklik anı vardır.
Yaşamın çelişkisi öyledir ki, birisi en canlı halindeyken bu esriklik gelir ve canlı olduğunu tamamen unutturur ona.